Salomon speed cross 5 inceleme yazısı

      Öncelikle şunu belirtmek isterim bu sadece benim kişisel deneyimlerim olup kendi düşüncelerimi ve ayakkabıyı giyerken ne hissetiğimi anlatmaya çalıştığım bir ayakkabı inceleme yazısı. Amacım patikada koşarken ne giymeliyim diye düşünenlere birazda olsa fikir sahibi olmalarını sağlamak.

     Benim için patikalarda koşarken en önemli şey ayakkabının dengesi, stabilitesi, sağlamlığı ve tabiki amatör bir koşucu için fiyatı. Yaptığım araştırmalarda patikalarda sağlamlık söz konusu oldumu Salomonun açık ara zirvede olduğunu gördüm. Bu sebebten asfaltta olduğu gibi patikada da 700 - 800km görmek benim için ilk tercihti. Salomondan önce kullanığım başka markaların 200 - 250 km patladığını görünce 800km görmek ilk başlarda biraz hayal gibiydi. Ama ilk Salomon ayakkabım 2 yıl önce speed cross 4 modeli oldu. Bu ayakkabıyla inanması güç ama tam tamına 1000km koştum. Bu bir patika ayakkabısı için ulaşılması güç bir rakam. Daha sonra 2. Çift Salomonumda speed cross 4 modeli oldu. Bu çift ile Buffavento kalesi etrafındaki kayalık patikalarda Kale ultraya hazırlanırken çok vakit ayırdığım için 800km de giymeyi bıraktım. Yani demeye çalıştığım kullanacağınız ayakkabının ömrünü koşacağınız zeminin şartları belirliyor. Eğer benim gibi kendi ayakkabınızı kendiniz alıyorsanız aldığınız ayakkabının hakkını vermesini istersiniz. Salomon da bunu fazlasıyla yapıyor. 3. Ayakkabım speed cross 5 modeli. İncelemeyi de bu ayakkabı için yazıyorum. 

     Şu anda ayakkabı 550'inci kilometresinde ve geçen hafta koştuğum 100k koşuda buna dahil. Aşşağıdaki fotolarda da göreceğiniz gibi ilk hali ve son halinde neredeyse hiç fark yok. Özellikle dış üst yüzeyi çok sağlam. Speed cross 4 lerin dışı bu kadar sağlam değil ve bir noktadan sonra yırtılmaya başlıyorlardı. Taban kısmında ufak tefek hasarlar var. Ancak şu ana kadar koşarken en ufak bir rahatsızlık hissetmedim. Hadda 100k koşmadan önce Salomonun ultra modellerini biraz araştırdım. Speed crossla bu kadar mesafe koşarken bir rahatsızlık hissetmekten korkmuştum. Ama korktuğum gibi olmadı ve koşu bitene kadar hiç bir rahatsızlık hissetmedim. En kısa zamanda Salomonun S-lab ultra modelini alıp denemek isterim. Adamızda malesef böyle özel ayakkabılar yok. Bu yüzden muhtemelen internetten bir adet sipariş edecem. 1. Fotoğraf ayakkabının ilk hali diğerleri son hali. Tabanın tam kenarında muhtemelen keskin bir kayadan dolayı oluşan ufak bir yırtık var. Tabandaki dişlerdede yıpranmalar görülüyor. Ancak bunlar koşmayı etkileyecek bir durum oluşturmuyor. Bu ayakkabıları çoğu zaman  Dikmenden Boğaza çıkan taşlı yolda kullandım. Buna rağmen durumları gayet iyi. Speed Cross 4 ler gibi sağlam. Ama 4 lere göre daha konforlu ve daha iyi ayağı kavrıyor. İlk başlarda ömrü daha kısa olacak gibi düşünmüştüm ancak beni yanılttı. 



     Speed cross 5 4'e göre 1 adım daha önde. 4 ayağı çok fazla terletiyordu ve ön kısmı dardı. Geniş tabanlı biri olmamama rağmen bazen beni rahatsız ediyordu. Speed cross 5 bana göre en çok öne çıkan özelliği çok iyi bir yastıklamaya sahip olması. Özellikle taşlı yollardaki inişlerde değim yerindeyse taşları ezip geçiyorum ve bunu asla hissetmiyorum. Adamızdaki yollar genelde taşlık bu yüzden başka modellerde taşları ayaklarımın altında hissederken Speed cross modellerinde bu söz konusu değil. 600 - 700km den sonra yavaş yavaş hissetmeye başlıyorsunuz ve artık ayakkabınında ömrünün dolduğunu anlıyorsunuz. 30mm arka ve 20mm ön tabanı ile 10mm drop bir ayakkabı. Bu harika yastıklamayıda bundan alıyor zaten. Ayakkabı gerek taşlık gereksede toprak zeminde hiç kaymıyor ve mükemmel tutuşu sağlıyor. Ayakkabı ömrünü doldurana dek dengesinden asla ödün vermiyor. Taşada bassanız toprağada bassanız hissetiğiniz hep aynı. Çok dengeli ve çok stabil. Sensfit bağcıkları sayasinde patikalarda ayakkabı sizin ayağınıza o kadar iyi oturuyorki 330gr gibi bir ağırlığa rağmen onu hissetmiyorsunuz bile. Normal ayakkabılara göre biraz ağır ama uzun ömrünüde bundan alıyor zaten. Uzun ömür için bence bu ağırlık çok önemli değil. İklim kurak olunca tabi hep taşlı ve kayalık zeminlerden bahsediyorum. Ancak yağmurlar yağmaya başlayıp zemin çamurlanınca ayakkabının aslında bu iş için yapıldığını gerçekten hissediyorsunuz. Çamurda ve balçık olmuş zeminde bile kaymıyor zemine tutunuyor hadda tabandaki dişlerin yapısı sayesinde ayakkabının altıda çamur dolmuyor. Ayakkabının bir artısıda suya bassanız ve içine su girse bile hemen suyu dışarıya atıyor ve ayağınız ıslak kalmıyor.

     Ayakkabı çamurlu yollar için yapılmış olsada Kıbrısın kurak ikliminde de çok iyi çalışıyor. Bana göre tek eksi yanı ayağı halen biraz fazla terletiyor olması. Ancak bu uzun ömür için ayağımın yazları biraz fazla terlemesi kabul edilebilir. Bu yüzdende kendime yeni bir speed cross 5 de aldım. Yeni maceralar için hazırda bekliyorlar.

     Patikada konfordan ve sağlamlıktan ödün vermeyen bir ayakkabı hedefliyorsanız Salomonun speed cross 5 modelini tavsiye ederim. 4. Modele göre 5 ler bir adım daha önde şimdiden 6. Modeli merak ediyorum. 

     Sonuç olarak verdiğiniz paranın hakkını kanının son damlasına kadar veren bir ayakkabı. Fiyat olarak ortalama bir seviyede ancak performans olarak üst seviye bir ayakkabı. Eğer benim gibi orta ve uzun mesafe kros koşuları yapmayı hedefliyorsanız hem çok iyi bir antrenman hemda çok iyi bir yarış ayakkabısı. Maraton mesafesinden daha kısa mesafeler koşmayı hedefliyorsanız daha uygun fiyatlı modelleri tercih etmeniz ekonomik olarak sizin için daha uygun olacaktır.

Yorumlar

Popüler Yayınlar